Oku-Yorum köşemizde bugün Cahit Kaya’yı misafir ediyoruz. Okulumuzda düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz Kitap Tahlil Günleri etkinliğimizde Cahit Kaya’yla 2015 yılında tanışma fırsatı bulmuştuk. Yazarımız davetimizi geri çevirmeyip İstanbul’dan Bursa’ya gelmiş ve öğrencilerimizle Kartallar Takımı romanıyla ilgili bir söyleşi yapmıştı. Okuma-yazma üzerine değerli birikimlerini aktardığı söyleşide öğrencilerimize doğa sevgisi ile ilgili bilgiler vermişti. Hatta sağanak yağmurlu bir dönüş yolunda Mudanya iskeleye kadar eşlik ettiğim Cahit Kaya’yla yol boyunca çocukların okuma kültürü üzerine samimi bir sohbet etmiştik.
Yazarımızın Oku-Yorum köşemizde bu seferki ele alacağımız romanı çiçeği burnunda bir eser: Hayalet Avcısı. Roman, yazar Cahit Kaya’nın kaleminden 2014 yılında çıkan Kartallar Takımı’nın devamı olarak raflarda yerini aldı.
Serinin İlk Kitabını Hatırlayalım?
Kısaca Kartallar Takımı romanında neler geçtiğine değinmek istiyorum. Kitapta Ülkü, Irmak, Tolga, Yıldırım ve Arda olmak üzere 5 samimi arkadaşın internette karşılaştıkları şifreli mesajları çözerek engel olmaya çalıştıkları orman yangını işleniyor. Eserde verilmek istenen en önemli mesaj doğayı korumanın hepimizin görevi olduğudur.
Kartallar Takımı 2 / HAYALET AVCISI
İlk kitapta yer alan Kartallar Takımı bu eserde de birlikteliklerini devam ettiriyorlar. Kendilerini zeki, kültürlü, serüven seven ve gözü pek olarak tanıtan Kartallar Takımı bu sefer farklı bir gizemi çözmeye çalışıyor.
Her şey ekibin üyelerinden Tolga’nın babaannesinin yanına ziyarete gitmesiyle başlıyor. Babaannesinin rahmetli eşiyle telefonda akşamları konuştuğunu öğrenen Tolga önceleri birinin babaannesine kötü bir şaka yaptığını düşünüyor. Babaannesi detaylarıyla konuyu anlatınca işin o kadar da basit bir şakadan ibaret olmadığını anlıyor. Kısa sürede mahallede garip bir şeylerin döndüğünü sezen Tolga bu durumu çözmek için çabalasa da dedesinin hayaletinin gelemeyeceğine babaannesini ikna edemiyor. Bu işin altından tek başına kalkamayacağını anlayan Tolga ekip arkadaşlarını babaannesinin kaldığı mahalleye çağırıyor.
Konuyu duyan ekibin diğer üyeleri de olayın gerçekliğine pek inanmıyorlar. Ancak Tolga’nın ısrarı üzerine onu kıramayıp köye gelmeyi kabul ediyorlar. Mahallede gizlice araştırmalar yapan Kartallar Takımı mahalle sakinlerinin genelde yaşlı ve yalnız insanlar olduğunu öğreniyor. Mahalleliden edindikleri bilgilerle şüphelerinde haklı olduklarını anlıyorlar. Yaptıkları bu araştırma neticesinde dikkatleri üzerlerine de çeken Kartallar Takımı artık açık hedef haline geliyor. Esrarengiz olayların tam ortasında kalan çocuklar bir şekilde bu hayalet oyununu ortaya çıkarmak zorundalar. Bunu başarabilecekler mi yoksa gizemi çözene dek iş işten geçiş mi olacak? Bu soruların cevapları kitapta gizli.
Kitapta hayalet kavramının altında esrarengiz bir olayın olduğunu okurların sezebildiği eserin ilk sayfasından itibaren merak duygusu okurların yol arkadaşı oluyor. Birlik ve beraberliği eserin başından sonuna dek temele oturtan yazarımız saygı, sevgi ve yardımseverlik kavramlarının, insanı insan yapan temel özelliklerden olduğunu genç okurlara hissettiriyor. Büyüklerimize hürmet etmenin unutulmaya yüz tuttuğu bu dönemde kitabı okuyan çocuklara altın bir öğüt niteliği taşıyor.